
20.05.2022
Yerinde gümrükleme, ithalat ve ihracat gümrük işlemlerinin firma tesislerinde yapılmasına izin veren bir basitleştirme.
İthalatta, eşyanın gümrük idaresine götürülmeden doğrudan firmanın tesisine götürülmesi ve ithalat işlemlerinin burada tamamlanmasını; ihracatta ise ihracat işlemlerinin firmanın kendi tesislerinden yapılarak, ihracat eşyasının bir (iç) gümrük idaresine getirilmeden doğrudan sınır gümrük idaresine sevk edilmesini sağlamaktadır.
Yerinde gümrükleme YYS firmalarının, ek bazı koşulları yerine getirmesi halinde verilen bir basitleştirme izni. Yani YYS'nin temel paketinde değil, premium pakette yer alıyor.
YYS Programının 2014 yılında lansmanı yapıldığında, o dönem binlerce OKSB firması zaten mavi hattı yıllardır hem ithalatta hem ihracatta kulanıyordu. Dolayısıyla bunu yeşil hat olarak üstelik çok daha ağır ek koşulara tabi tutarak tekrar sunmak pek cazip bir davet olmayacaktı.
Bu nedenle, 2014 yılında YYS hayata geçirildiğinde yerinde gümrükleme yetkisi ön plana çıkarılarak, YYS'nin en önemli basitleştirmesi olarak nitelendirilmişti.
AEO: Allaha Emanet Ol...
Lansmanlarda, dönemin Gümrük ve Ticaret Bakanımız Sayın Hayati Yazıcı, esprili bir dille YYS'nin İngilizcesi olan AEO kısaltmasına farklı bir anlam katarak, bu yeni statü ile gümrüğün aradan çekildiğine vurgu yapıyor, firmaları adeta Allaha Emanet Ediyoruz vurgusu yapıyordu.
Ancak, yerinde gümrükleme, 2014'te duyurulmuş olmasına rağmen, uygulaması hemen başlatılamadı. Sistemsel altyapının eksikliği ve mevzuattaki iş akışlarının yarattığı sorunlar sebebiyle uygulaması ancak bir kaç yıl sonra başlatılabildi.
Önce ihracatta yerinde gümrükleme, sonra da geçtiğimiz yıllarda da ithalatta yerinde gümrükleme başlatıldı.
8 yıl önce duyurulması ve mevzuatında da çok sayıda iyileştirme yapılmasına rağmen özel sektörden hala yeterince ilgi göremedi. YYS'ye de beklenen ivmeyi kazandıramadı.
Bugün baktığımızda, en büyük 100 ihracatçımızdan sadece 13'ü yerinde gümrükleme yetkisi almış durumda. Bu yetkiyi alan 13 firmadan yarısı bile halihazırda bu yetkiyi kullanmıyorlar.
Kanımca, özel sektörün ilgisinin az olmasının sebebi, zaten bu basitleştirmeye oldukça yakın uygulamalara halihazırda sahip olmaları.
İhracat açısından bakarsak, özellikle İstanbul'da ihracatların neredeyse tamamının zaten gümrük idaresine gitmeden yapılabilmesi imkanı olduğunu söylesek yanlış olmaz.
Bu fiili durumun, daha iyi bir çözüm oluşturulamadığı sürece, İstanbul özelinde bir ihtiyaç olduğunu kimse inkar edemez. Zaten bunu yaratan da ihracatçı değil, İstanbul'un hızla artan ihracatımıza altyapı olarak uyum sağlayamaması.
İthalat açısından bakarsak, gümrük antrepoları ve supalan uygulaması zaten ithalatta yerinde gümrüklemeye yakın kolaylıklar sunuyor, üstelik ek bir koşul bile gerekmeksizin.
Ancak şu bir gerçek ki, bu tür benzer kolaylıklar halihazırda sunuluyorken, yerinde gümrükleme için onlarca ağır koşul talep etmek birbiriyle çelişiyor.
Görünen o ki, YYS Programının cazibesini artırmak için, içine daha cazip basitleştirmelerin, örneğin ertelenmiş ödeme, merkezi gümrükleme, kayıt yoluyla beyan gibi çok daha ileri basitleştirmelerin bir an önce hayata geçirilmesinde fayda var.